5 Kasım 2007 Pazartesi


Geç kaldım,yoruldum,karıştırdım bir birine yalnızlıklarla insanları.Artık başka iklimlerde üşüyorum.Hayat rüzgarı nereye fırlatırsa beni bir soluk alıyorum attığı yerden ateş misali.Ardı ardına kapanan kapılar arkasında gözlerimden düşmeyi nerdeyse alışkanlık haline getirmiş göz yaşlarımla.Hayatın bana sunduğu yaşam bir sigara dumanı misali, her çekişte bir kayboluş kısa süreli bir baş dönmesi gibi.Ardımda bıraktıklarım ve gelecekte yapmayı planladıklarım var yalnızlıklarımla. Ağlayabilmeyi diliyorum bazı geceler. Bunu gecelerden sonsuza diliyorum. Ağlasam, doyasıya hıçkırırcasına ağlasam belki yalnızlığımı bir parçacık olsa unutur ve kendi içimde bir çokluk yaşayabilirim diye . O zaman belki birazcık gözlerimi yumabilirim diye düşünüyorum. Sabahları uykumdan huzurlu,mutlu kalkabilirim ,. Bunun için istiyorum ağlayabilmeyi. içimde bir dağ kadar büyümüş olan bu kimsesizlik korkusu belki bir parça dindirebilirim diye düşünüyorum. Belki birazcık gömebilirim de karanlığa , rahatlarım diye umuyorum olmuyor.Ağlamaya çalışıyorum, ağlamalarım bana isyanlar ediyor. Geceler bana bu isteğimi vermiyor. Ne zaman ağlasam yalnızca ve yalnızca bir iki gözyaşı olup kalıyor. Güneşi özlediğim oluyor arada bir. Yeter diyorum bunca yıldızla arkadaş olduğum. Yalnızlığımı unutup da yıldızları gördüğüm anlar olursa tabii. Beni böyle gördükleri zaman anlamıyor insanlar. Nasıl böyle saatlerce kalabildiğimi sorup duruyorlar. Böyle tüm dünya uyku içindeyken benim nasıl karanlığın içinde bakışlarımı dayattığımın sırrını anlamıyorlar. Ve onlar bilmiyorlar ki içim bir kordur...Tüm dünya, tüm tabiat susmalarda ve uykulardadır belki ama benim yüreğimde gizlenmektedir tüm dünya... Ben içime tüm insanları,,, tüm milyarları almışım. Farkında değiller. Herkesi ve her şeyleri sığdırmışım içime.Anlamıyorlardı beni içimde ki bitmek bilmeyen korkularımı,isyanlarımı,mutsuzluklarımı ve yaşama dair yaptıklarım ve yapacaklarımı.Nerden bileceklerdi ki bu kadar kalabalığın içinde yapayalnız olduğumu. Kalbim Yalnızlıkla öylesine doluydu ki her hareketim sönük kalıyordu. Ben çaresizliğe kapılıp gidiyordum. Ne yaptığımı bilmiyordum. Saatlerce, saatlerce oturup düşünüyordum. Kalbimde bastırmaya çalıştığım duygularıma ilk olarak geceleri yaşama hakkı veriyordum. Herkesten gizlemeye çalıştığım o korları gecelere çıkartıyordum sanki. Gecelerden saklamıyordum hiçbir şeyi. Gecelerle paylaşıyordum, ve geceler sarıyordu beni. Beni Yalnızlığın okyanusunda boğmuyorlardı. (duman)

1 yorum:

zena dedi ki...

Demek bu kadar çok beğeniliyor artık yazdıklarım ki kankam kendi sayfasındada yayınlamaya başlıyor. sevdiği insanlarla paylaşmak için.

DUMAN